Bir parça çikolata, mutluluk hormonu salgılmaya yardım ediyor. Peki, daha fazlası vücudumuzda neler yapıyor? Dr. Sinan Akkurt, çok şeker tüketiminin bilinmeyen zararlarını anlatıyor.
Sık acıkmak, sebepsiz yorgunluk, sürekli bitkinlik, sık idrara çıkma, yaraların yavaş kapanması, diş çürümesi, ağız kuruluğu, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, ağızda ak akıntı/dilde beyazlık, ten kuruluğu, kilo alımı, konsantrasyon güçlüğü… Dr. Sinan Akkurt, bütün bunların çok çok şeker tükettiğinizin belirtileri olabileceğini söylüyor! Şeker bağımlılığından kurtulmanın pratik yolları ve tedavi şekilleri olduğuna dikkat çekiyor…
Şekerin aslında bir gereksinim değil, psikolojik ya da fiziksel bir bağımlılık maddesi olduğuna dikkat çeken Dr. Sinan Akkurt, insan bedeninin gereksinim duyduğu üç ana gıda maddesinin karbonhidrat, yağ ve protein olduğuna, şekerin dördüncü madde olmadığına işaret etti. Uyuşturucu maddeler gibi etki gösteren şekerli gıda tüketme bağımlılığının pek çok hastalığa davetiye çıkardığına değinen Dr. Akkurt, herhangi bir sağlık sorunu olmayanlar için yetişkinler için günlük iki çeşit meyveden oluşan bir porsiyon, çocuklar için ikişer çeşit meyveden oluşan iki porsiyonun doğal şeker içeriği ile yeterli olduğunu kaydetti. Bunun yanında makul ölçüde doğal ev yapımı bal, pekmez, kuru meyve gibi doğal içeriklerin de masum kabul edilebileceğini, sorun nadir tüketilen bitter çikolatanın makul karşılanabileceğini söyledi. Öte yandan sınav öncesi ya da önemli bir görüşme öncesi zihin açar, enerji verir diye alınan çok çikolata ya da şekeli gıdaların tam tersine konsantrasyonu bozacağını ifade etti. Dr. Sinan Akkurt, başta paketli ürünler olmak üzere aşırı şeker tüketiminin tedavi gerektiren bir rahatsızlık olduğunu belirtti.
Dr. Sinan Akkurt, sürekli şeker tüketiminin neden olabileceği rahatsızlıklar arasında obezite, diyabet gibi bilinenlerin yanında depresyon, anksiyete, konsantrasyon güçlüğü, migren, damar tıkanıklığı, kanser gibi risklerin de bulunduğuna işaret etti. Aşırı şeker tüketiminin başlangıçta çok sık acıkmak, sebepsiz yorgunluk, sürekli bitkinlik, sık idrara çıkma, yaraların yavaş kapanması, diş çürümesi, ağız kuruluğu, tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları, ağızda ak akıntı/dilde beyazlık, ten kuruluğu, kilo alımı ile kendini gösterdiğini kaydeden Dr. Akkurt, bu şikayetleri olanların hayatından şekeri çıkarmak için acilen harekete geçmelerini önerdi.
Şeker bağımlılığı tedavi edilebilir
“Şeker bağımlılığından kurtulamıyorsanız, öncelikle insülin direnci, reaktif hipoglisemi araştırılmalıdır. Ayrıca candida mantarı ve adenovirüs 36 gibi oluşumlar sürekli açlık hissine yol açabilirler, bunların da araştırılması gerekir. Gıda bağımlılıklarının tedavisinde biorezonans metodundan da destek alınabilir.” diyen Dr. Sinan Akkurt, psikolojik destek de alınabileceğini belirtti. Ayrıca şu önerilerde bulundu:
Dr. Sinan Akkurt öneriyor:
Sürekli tatlı krizlerine giriyorsanız tarçının kan şekerini dengeleyici özelliğinden yararlanabilirsiniz. Sütünüze, çayınıza, hatta suyunuza tarçın ekleyip içmeyi ya da dilimlediğiniz elmanın üzerine tarçın serpip yemeyi deneyin, tatlı krizlerini yendiğinizi görecesiniz.